Büyük Götlü Üsküdar Escort

İlayda 25 yaşındaydı. Üsküdar escort sabaha karşı tenhalaşan sokaklarında yürürken ayak seslerinden başka hiçbir ses duyulmuyordu. Yağmur ince ince yağıyordu, kaldırım taşları ıslak, deniz griydi. Her şey sanki onun iç dünyasıyla uyum içindeydi: sessiz, puslu ve biraz da kırık.

Bir zamanlar hayatı bambaşkaydı. Ankara’da büyümüş, İstanbul’a psikoloji okumaya gelmişti. Üniversitenin ilk yıllarında umut doluydu. Hayatı, kitapların ve kampüs sokaklarının çevresinde dönüyordu. Mezun olunca klinik psikolog olmayı hayal ediyordu. Ama işler beklediği gibi gitmedi.

Mutlu Bırakırım

Annesi bir sabah beyin kanaması geçirdi. Babası yıllar önce evi terk etmişti. İlayda, tek başına kalan kardeşine de bakmak zorunda kaldı. Dersler aksadı, çalışması gerekti. Part time işlerde çalıştı, özel ders verdi, çocuk baktı. Ama İstanbul, sadece hayalleri değil, sabrı da tüketen bir şehirdi. Faturalar birikti, borçlar katlandı.

Bir gün, tanıdığı bir kız ona bir “çıkış yolu” sundu. “Sadece birkaç gece,” dedi. “Kolay para, temiz insanlar, kimse seni tanımayacak.” O an karşı çıkmak istemedi. Üsküdar Cimcif zaten fazla seçeneği yoktu. İlk gece Salacak sahiline yakın bir oteldeydi. Deniz kıyısından gelen yosun kokusu burnunu yakarken odaya girdi. Ne hissettiğini hatırlamıyordu. Sadece aynadaki yansımasına uzun süre bakamadığını hatırlıyordu.

Zamanla bu ikinci hayatı benimsedi. Gündüzleri üniversiteye dönmeye çalışıyor, geceleri ise başkalarının dünyasına girip çıkıyordu. Kazandığı parayla annesinin tedavisini sürdürdü, kardeşini liseye yazdırdı. Ama kendine dair ne varsa sessizce kaybediyordu.

Bir sabah Üsküdar escort iskelesinde bir kadınla karşılaştı. Kadın yaşlıydı, elinde küçük bir defter vardı. İlayda’ya uzattı. “Düşürdünüz galiba,” dedi. Ama defter onun değildi. Sayfalarını açtığında, içindeki cümlelerle karşılaştı: “Kendini unutan biri, başkasını bulamaz.” Cümle onu derinden sarstı.

O gün ilk kez bir karar aldı. Her şey kolay olmayacaktı. Ama artık yönünü değiştirmek istiyordu. Kendine ait bir hayatı yeniden inşa etmek… Belki zaman alacaktı, belki tökezleyecekti ama en azından kendi adımlarını atacaktı.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir