
Tuzla escort sabah rüzgarı deniz kokusunu getirirken, sokaklar yeni yeni aydınlanıyordu. Günün ilk ışıkları, gri bir binanın penceresinden içeri süzülüyor, küçük bir odada uyanan Yasemin’in yüzüne düşüyordu. Henüz yirmi üç yaşındaydı. Ama gözlerindeki yorgunluk, sanki yıllardır yaşadığı acıların izini taşıyordu.
Yasemin, hayata zor başlamıştı. Babasını küçük yaşta kaybetmiş, annesi hastalığa yenik dolgun memeli düşünce köyde yapayalnız kalmıştı. Daha on altı yaşında, “İstanbul’da iş bulurum” hayaliyle yola çıkmıştı. Ama şehir, umut değil; yalanlarla dolu bir karanlık sunmuştu ona.
Tuzla escort ilk geldiğinde cebinde sadece üç yüz lirası vardı. Ucuz bir pansiyonda kalıyor, gündelik iş arıyordu. Sonra tanıştığı bir kadın, ona “kolay para ateşli kazanmanın yolunu” gösterdi. İşte o gün, Yasemin’in kaderi değişti.
İlk başta her şey ona bir kabus gibi gelmişti. Sokak lambalarının altında yürürken kendinden utanırdı. Ama yaşamak için, başka çaresi olmadığını biliyordu. “Biraz para biriktirir, sonra başka bir hayata başlarım,” diye kendini avutuyordu her gece.
Yasemin genellikle Tuzla vip escort sahilinde vakit geçirirdi. Geceleri iş bitince, deniz kenarına oturur, dalgaların sesini dinlerdi. Deniz onun tek dostuydu. Sadece o yargılamaz, sadece o sessizce dinlerdi.
Bir keresinde, sabahın kondom erken saatlerinde yaşlı bir balıkçı ona simit ve çay getirmişti. “Evladım, çok üşümüşsün,” demişti adam.
Bir gün, oturduğu bankta cebinden küçük bir not defteri çıkardı. Yazmaya başladı. “Bir gün bu hayat bitecek,” diye not düştü. “Kendime bir ev alacağım. Adı da huzur olacak.”
O defter, onun umudu olmuştu.
Aylar geçtikçe Yasemin değişti. Bir yardım kuruluşunun gönüllüleriyle tanıştı. Onlar sayesinde geçici bir iş buldu, psikolojik destek aldı. Geceleri artık sokakta değil, tekstil atölyesinde çalışıyordu.








